11 Ocak 2011 Salı

Babalar 2010'da döndü 3.Bölüm

Inxs - Original Sin

Yanlış hatırlamıyorsam orta üç veya lise bir yıllarında "Listen like a thieves" ile INXS dinlemeye başlamıştım. O zamanlar karışık kasetlerimde mutlaka bir iki INXS şarkısı olurdu. Sonra "Kick" albümü çıktı. Kimbilir kaç defa kasetçalarımda "Need you tonight"ı dinlemişimdir. "Devil inside","Never tear us apart" da aynı şekilde. O sıralar orjinal plaktan çekme kasetler alırdım. Meşhur "Kick" albümü o şekilde alınmış bir albümdür arşivimde.Düşününce kaset kavramı ne kadar uzakta kaldı.



En son kasetlerimi atalı herhalde 2 yıl olmuştur. O sıralar daha zor eskitirdim albümleri. Şarkı aralarını bulan teyplerde ileri geri sararak dinlerdim. Klipleri de TRT2'de anten ayarı yaparak videoya kayıt ederdim. Sonra yanlış hatırlamıyorsam TRT2 için anten taktırmıştı babam. Elde etmek ne kadar zorsa o kadar kıymet biliyor insan. Şimdi youtube'dan istediğim videoyu seyredebilirken o sıralar o sayılı müzik programlarını beklerdim.

Neyse, sonrasında "X" albümü çıktığında üniversitede okuyordum. O sıralar plaktan kayıt olayını bırakmış Unkapanı'ndan kaset, sonraki yıllarda CD almaya başlamıştım. Hatta annemin "her yer kaset oldu" söylenmelerine karşı aldıklarımı eve çaktırmadan sokardım.



Bu albümde yüksek sesli dinlediğim parçalar "Suicide blonde","Stairs,"Lately" idi.



Bundan sonra favori albümüm "Welcome to wherever you are" çıktı. Bu albümde "Baby don't cry","Not enough time" ve tabii ki "Beautiful girl" favori şarkılarım oldu.



Bu albümün biraz arada kalmış olduğunu düşünsem de, bu yazıyı yazarken gördüğüm kadarı ile 1992 yılının en sevilen albümleri arasında yer almış. Bu kadar övdükten sonra bu albüme biraz kıyak geçerek 2.videoyu koymam gerek.



Bu albümden sonra INXS'den uzaklaştığımı fark ettim. Zaten "Full moon dirty heart" ve "Elegantly wasted" albümlerini alsam da çok sevmemişimdir.



1997 yılının Kasım ayında Michael Hutchence intihar edince, grup ciddi bir sarsıntı geçirdi. Bu kadar önemli vokalistlerin yerine kim gelse başarılı olamayacağı açık. Queen gibi doğrudan bir vokalistle yoluna devam edeceğine "Rock Star: INXS" isimli bir yarışma ile solist aramaya başladılar.Sonunda sesi oldukça Michael Hutchence'a benzeyen J. D. Fortune yarışmayı kazandı. Oldukça vasat bir albüm olan "Switch" ile tekrar müzik piyasasına dönseler de pek başarılı olamadılar.



Yukarıdaki videoda sizin de fark edeceğiniz üzere, yeni solistin sesi oldukça Michael'a benziyor ancak bence taklitten öteye pek fazla geçemiyor.

Bu yazıyı aslında 2010 yılında çıkan Inxs tribute albümü "Original Sin" için yazmaya karar versem de yazıya başlayınca biraz INXS tarihi biraz Gülercan müzik tarihine döndü. Esas amacıma dönersek albüm bende biraz nostalji yarattığı için mi bilinmez hoşuma gitti. Albüm değişik vokalistlerle INXS üyelerinin Michael'ı anması gibi düşünülebilir. Özellikle Rob Thomas (Original sin) ve Tricky (Mediate) şarkılarının girişleri, sanki Michael ölmemiş şarkıları tekrar seslendiriyormuş gibi izlenim veriyor. Hatta itiraf etmem gerekirse "Kick" albümünde en sevmediğim şarkı "Mediate" bu albümde favori şarkım oldu. Bu iki parça hariç "Never tear us apart"da Ben Harper ile Mylène Farmer ,"Mystify"'da Loane ve John Mayer çok başarılılar. "Mystify" Loane fransızca söylemesi çok hoş olmuş.



Tamamıyla nostalji amaçlı bile olsa bu albümü kaçırmayın derim.


Hiç yorum yok: